Sizler İçin Ankara Rehberi


     3 sene Ankara'da yaşamış ve hala yaşayan biri olarak sizlere Ankara'da neresi gezilir, nerede ne yenir ne yenilmez onu derledim. İlk önce turistik alanlardan başlayalım;


En başa Anıtkabir yazmam gerek tabi ki. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Ebedi İstiratgahı Anıtkabir Maltepe'de bulunuyor. Kızılay'dan metroya binip Maltepe'de iner inmez kime sorsanız gösterir.


Eğer müze gezme merakınız varsa Ankara'da gezebileceğiniz pek çok müze bulunmakta. Gezmeye Etnografya Müzesi'nden başlamanızı tavsiye ederim. Ardından sırayla Anadolu Medeniyetleri, Devlet Resim ve Heykel, Kurtuluş Savaşı, THK, Pembe Köşk, Roma Hamamı müzelerini gezebilirsiniz.


Frigya Tanrıçası Men adına yaptırılan August Tapınağını da görmelisiniz. Büyük kısmı yıkılmış maalesef restore edilmemiş bakımsız bir halde. Duvar üzerindeki yazıtlar ve kapılardaki işlemeler dikkat çekici.


Görülmeye değer tarihi yerlerin bazıları; Kızılcahamam'daki Alicin Manastırı, Haymana'daki Gavur Kalesi, Kızılcahamam'daki Oruç Gazi Türbesi. 


Sincan'daki Harikalar Diyarı, Oyuncak Müzesi, Mamak'taki Aqua Vega akvaryumu ilginizi çekebilir.


En beğenilen yerlerden biri de Keçiören'de yapılan yapay Estergon kalesi. Geleneksel kıyafetler giyip geleneksel yemekler yiyebiliyorsunuz. 

Ankara tarihi yerler olarak İstanbul kadar zengin değil. Gezme amaçlı geldiğinizde 1 haftada tüm şehri bitirmeniz mümkün.

Peki nerede ne yenilir ne yenilmez? Buradan sonra yazacaklarım tamamen kendi kişisel görüşlerim ve tecrübelerimden oluşmakta. Hiç bir yeri karalama ya da övme amacım yok.

Pek et tüketmeyen özellikle de sakatat sevmeyen biri olarak et konusundaki lokanta tavsiyelerim arkadaşlarımın beğendikleri ve sürekli gittikleri mekanlar olacak. Örneğin ciğer yemek isterseniz Kızılay'da Ciğerim Ahmet Usta, kokoreççiysenız İvedik Caddesi'ndeki Kokoreççi Zahir, Mantıcıysanız Büklüm Sokak'taki CimCim Papatyası,balık ve deniz ürünlerini sevenlerdenseniz Trilye Restoran epey rağbet edilen mekanlar. Kebap deyince akla ilk Masabaşı Kebapçısının geldiğini de söylemeden olmaz. 


Ankara'nın sembolü haline gelmiş Gençlik Parkı'ndan bahsetmesem olmaz. Ailenizle ya da arkadaşlarınızla vakit geçirebileceğiniz bir alan. Lunapark vardı girişi 25 kuruştu hala öyle mi bilmiyorum uzun zamandır gitmedim. Her oyuncak her zaman çalışmıyor öyle aman aman bir lunapark diyemem yalan olur ama eğlenebilirsiniz. Havuzda sandal sefası yapıp, tavşan kanı bir çay içebilirsiniz.

Peki ben nerelerde takılıyorum? Hijyen konusuna çok dikkat ettiğim için gittiğim mekanlar genelde bu yönde oluyor. Bir de öğrenci işi geyik yapabileceğimiz, fazla gürültülü olmayan, nezih, temiz, fast food ya da içecek ağırlıklı, tabu okey pişti gibi oyun alternatiflerimiz olan mekanlar benim için ideal. 


Hemen hemen her Cumartesi Hamamönü'nde kahvaltı yaparım. Hamamönü hem tarihi yönüyle hem de sakin ve kafa dinleme olanağı sağlaması yönüyle gidilmeye değer. Burada kahvaltı yapmanızı tavsiye ederim. Kahvaltı seçenekleri  1 2 ya da 4 kişilik, kahvaltıda ne arasanız var, günün her saati kahvaltı menüsü isteyebiliyorsunuz, (ama 10 11 gibi gitmenizi tavsiye ederim), mekandan mekana fark ediyor lezzet ve hizmet. Nar-ı Keyf'i tercih ederseniz diğer mekanlarla aradaki farkı hissedersiniz büyük ihtimal :) Hem servis hızlı hem de garsonlar saygılı ve temizler. Kahvaltı sonrası kahve içmek isterseniz yine burada yer alan Tahtakale Kahvecisi'nde kumda Türk kahvesi için. 

Bahçeli 7.caddede waffle'ıyla ünlü Abbas Waffle, köftesiyle parmak ısırtan İnegöl Köftecisi Nevzat Usta mutlaka gidilmesi gereken mekanlardan. 

Bir de bizim her hafta sonu akşam takıldığımız Geyik var. Sahibinin pamuk gibi olduğu, en güzel milkshakelerin yapıldığı, samimi, arkadaş ortamıyla gidip her türlü oyunu çevirebileceğiniz bir mekan. Bir oturdu mu zaten nasıl oluyorsa saatlerce kalıyorsunuz :) Yemekleri de içecekleri kadar lezzetli.  Hafta içi de en az hafta sonu kadar kalabalık. Bir de Geyik'in hep önünden geçip selam veren üzerinde sahte rütbeler olan yaşlı ve kendi halinde bir amca var. Gelip sizle tatlı tatlı sohbet edip gidiyor. Rastlarsanız gülümseyip dinleyin 2 dakikanızı almaz :)

Kızılay'daki Kahveci Hacıbaba da çok baba mekan. Baba oluşunun sebebi hizmetinden kaynaklanıyor. Bir kaç defa gittiğinizde hemen artı ilgi alaka görmeye başlıyorsunuz. Burada yiyecek tavsiye edemem çünkü istediğinizi yiyip içebilirsiniz. Kötü bir şeye rastlamadım daha. 

Ders çalışmak isterseniz Bayındır 1'deki Kurtuba Kitap Cafe tam yeri. 

Kızılay'da bir Leman vardı gidince evim gibi hissettiğim körili tavuklarına resmen aşık olduğum, kapandı gitti. Şimdi Leman için kalkıp bahçeliye gitmek zorunda kalıyoruz puf.

Sandwich hastasıysanız bol seçeneği olan Subway'de yemenizi tavsiye ederim. Tunalı'da Hoşdere'de ve Bahçeli 7.caddede şubeleri var. 

Tunalı Caddesi'ndeki Cafe Stockholm ve Elizinn elit pastahaneler.

Dondurma yemek için tabi ki Atatürk Orman Çifliği, 

Sabah sporu, huzurlu bir yürüyüş, kitap okumak ya da evcil hayvan gezdirmek için en uygun yerlerden biri de Seğmenler Parkı. Tunalı'dan yürüyerek gidebilirsiniz, Kuğulupark'a çok yakın.

Şimdi takılmadığım mekanları sebepleriyle yazacağım: Kızılay'daki insanların çok yol üstü diye girdiği iki mekan Ezgi ve Su cafe. İkisine de girmem. Ezgi Cafe'de takılan insanlar biraz değişik gibi gelir bana Kızılay abazası dediğimiz tipler. O yüzden arkadaşlarla girmem ben. Su Cafe'de de bir keresinde kirli çatal geldiğinden girmiyorum, içerisi de bunaltıcı geliyor bana. Selanik -2'de Ot Cafe var kaç arkadaşım gittiyse yemekten kıl çıktı dedi, o yüzden gitmeye cesaret edemedim umarım etmem de. Starbucksları kahve sevmediğimden sevmem bir de bana hep kendini ispat çabasındaki insanlar gidiyormuş gibi gelir. Bir ara kahvelerde fil dışkısı kullanıldığı kabul edildiğinden ön yargım kat kat fazlalaştı, senelerdir gitmiyorum. Konur'daki Bourbon Cafe'ye hiç gitmedim ama iki arkadaşım gidip ikisinde de yemekleri beğenmediklerini söylediler. Önyargılı yaklaşmak istemiyorum zorunda kalırsam giderim. :) Aba Piknik herhalde en sevmediğim mekan. Ne zaman burada bir şey yesem fenalaşıyorum et de tavuk da bir tuhaf geliyor. Arkadaşlarımı getirdiğimde de aynı şey oldu. Ya alerji oldular ya afedersiniz de yediklerini midelerinde tutamadılar. Neden bilmiyorum. 

Avmler bolca şehirde, hepsi de ayrı cehennemin dibinde :) Kızılay Avm tam Kızılay'ın göbeğinde en kolay ona gidebilirsiniz. Ankamall, Armada, Cepa, Gordion Avmlere gidebilirsiniz. Diğerlerine pek gitmediğim için bir şey diyemem. Nata Vega var bir de Ankara'daki en uygun fiyatlı avm. 

12 Yorumlar

  1. geçen sene eşim eğitime geldiğinde ben de 10 günlüğüne gelmiştim ilk kez gezme fırsatım olmuştu ve beğenmiştik ankarayı.Müzelerden bir kaçına gidemedik zaman yetmedi ancak bidahaki sefere kesin gidilecek yerler arasındalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım hepsini gezme fırsatınız olur :)

      Sil
  2. Tüm bunları üç yılda mı öğrendiniz? Ben doğma büyüme hepten buralıyım. Büyüdüğüm ve yaşadığım semtlerin dışını bilmem neredeyse. Ankaralı olarak sizden ne çok şey öğrendim. Teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok gezip sürekli yeni yerler keşfetme meraklısı olduğumdan sanıyorum öğrendim. Unuttuğum yerler olmuş aklıma geldikçe yazıyı güncellerim artık :) Ben teşekkür ederim

      Sil
  3. Çok güzel rehber olmuş elinize sağlık. :) Yakın zamanda yolumun düşeceği şehir. :)

    YanıtlaSil
  4. 11 sene kaldım Ankara' da. Dediğiniz gibi İstanbul kadar zenginlik yok. Döner için Kızılay Hosta, kokoreç için Çiftlik' te bulunan kokoreççiler benim favorim. Eğer hala açıksa 7. caddede bulunan Sim dondurmacısı da çok başarılıydı. Selamlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hosta'yı sevmediğim ama seven çok olduğu için belki tepki alırım diye eklemedim :) Ama Sim'i nasıl unuttum dedim kendime hatırlattığınız için teşekkürler. Yazıyı güncellerken ekleyeceğim.

      Sil
  5. vay be! 12 yıldır ankarada yaşıyorum benim bile aklıma gelmeyen yerler varmış =)=) eline sağlık!

    YanıtlaSil
  6. 12 yıldır Ankara'da yaşıyorum. Beni tanıyan herkes Ankara'yı ne derece sevmediğimi iyi bilir :) Başlığı görünce d eşuraya negatif bir yorum yazmazsam ölürüm herhalde diyerek geldim. BEnim nacizane tavsiyem mecbur değilseniz gelmeyin arkadaşlar Ankara'ya :)) YAnlış anlamadıysam sen de üniversite okumak için falan geldin, di mi? eğer öyleyse aman diyim sakın bir ankaralı bulup evlenme olur mu? Sonra benim gibi kafanı taşlara vurursun :))
    bu arada döner deyince Yıldız Aspava (tek geçerim), adana yemek isteyenler için Dayı'nın Yeri, Bar deyince Gaga Manjero, Açık alan için sade ve sadece Eymir Gölü (çünkü doğallığın hala korunduğu tek yer)... şimdilik aklıma gelenler bunlar.
    Sevgiler ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ankarayı ben de sevmiyorum pek. Benim sebeplerim farklı. İnsanlarım değer yargılarını yitirmesi. Otobüste birbirlerini yer kapmak için ölesiye itmeleri, kimsenin yaşlılara yer vermemesi, yolsa kriz geçiren insanlara ya da hastalara bir kişinin bile dönüp yardım etmemesi, komşuluk ilişkilerinin neredeyse sıfır olması, iş yerlerinde insanların birbirlerine çelme takmak için epeyce uğraşması, kadınlar arasındaki aşırı kıskançlık, eve saatler sonra gitmeye neden olan trafik, insanların paraya aşırı kıymet vermeleri, her an tartışmaya hazır konumda olmaları, çok küfürbaz olmaları... gibi bir sürü sevmeme nedenim var. Bunlar başka şehirlerde de var dersiniz belki ama ben şimdiye dek pek çok şehirde bulundum ve bunları görmedim. O yüzden bana ters. Ben yalnızca gezdiğim şu bir kaç yeri ve şehirdeki dostlarımı, dostlarımla vakit geçirmeyi seviyorum. Daha iyi bir şehir imkanı olanlar gitsinler bence de gelmesinler. Tavsiyeler için teşekkürler oraları eklemeyi unutmuşum :)

      Sil

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski