Popüler Kültürün Kölesi Miyiz?

Popüler kültür, her gün yeni bir akımın, yeni bir modanın peşinden koşmamıza neden oluyor. Bu moda akımları arasında sürüklenip giderken, neyin gerçekten bizim seçimimiz olduğunu, neyin ise popülerliğin baskısıyla üzerimize yapıştığını çoğu zaman fark edemiyoruz. Etrafımızdaki bu devasa trend seline karşı koymak zor. Bir an için durup düşünelim: Geyikli taytlar, ugg botlar, dalgona kahvesi, Dubai çikolatası Dyson ürünleri ve olasılıksız kitabı... Hepsi birer fenomen ama aynı zamanda hepsi birer illüzyon. Gerçekten onlara ihtiyacımız var mıydı?

Geyikli Taytlar: Sıra Dışı Olanın Normalleşmesi


Hatırlarsınız, bir dönem geyikli taytlar her yerdeydi. Sanki Noel Baba’yla sabah koşusuna çıkacakmış gibi herkes bu desenli taytları giymeye başlamıştı. Peki ne oldu da bir anda geyikli taytlar bu kadar popülerleşti? Moda dünyası, bazen en absürt olanı en çok arzulanan hale getirir. Geyikli tayt, biraz sevimli, biraz garip, ama kesinlikle dikkat çekici. Ve bu yüzden popüler kültürün merkezine yerleşti. O taytları giydiğinde, aslında sadece bir kıyafet giymiyorsun; bir akıma, bir modaya, bir döneme ait oluyorsun. Ama burada önemli soru şu: Sen mi onu seçtin, yoksa o mu seni?

Ugg Botlar: Rahat mı Yoksa Trend Mi?




Hantal, kaba ve pek de rahat olmayan bu botlar, bir dönem herkesin vazgeçilmezi oldu. "Ama çok rahat!"denilen bu botlar aslında bize trend olduğu için çekici gelmedi mi? Kış aylarında ayaklarımızı sıcacık tutması bir yana, sosyal medyada bu botlarla fotoğraf paylaşmanın verdiği o “ben de varım” hissi, Ugg’ları gerçek bir ikon haline getirdi. Peki gerçekten o botlar, olmazsa olmaz mıydı? Yoksa yalnızca popüler olduğu için mi herkesin ayağındaydı?

Dalgona Kahvesi: Köpüğün Altındaki Gerçek


Sosyal hayatın durmuş olduğu bir dönemde bir anda yeni bir kahve akımı patladı: Dalgona kahvesi. Kahve köpürtmek, bir ritüel haline gelmişti. Sosyal medyada paylaşılan Dalgona videoları öyle popüler oldu ki, herkes eline kaşıkları alıp bu kahveyi yapmaya başladı. Ama bu kahve gerçekten bu kadar leziz miydi? Yoksa hepimiz sadece o videoların bir parçası olmak için mi bu köpüğü çırptık?

Dubai Çikolatası: Lüksün Tatlı Yüzü


Sonra birdenbire herkesin ağzında Dubai çikolatası var. Sosyal medyada “Bana Dubai çikolatası getirsene!” diye yazanlar, aslında o çikolatanın tadını değil, getirdiği statüyü istiyordu. Dubai'den gelen çikolata, lüksün ve farklılığın sembolü haline gelmişti. Bir çikolata, sadece tatlı bir yiyecekten öte, senin “o dünyaya ait” olduğunu gösteren bir simgeydi. İşin komik tarafı, belki de o çikolatanın tadı, köşedeki bakkaldan aldığın çikolatadan farksızdı. Ama mesele tat değildi, fark yaratmaktı.

Olasılıksız: Herkesin Elindeki O Kitap



“Olasılıksız’ı okudun mu?” Bu soruyu sormayan ya da duymayan kaldı mı? Bir dönem herkes elinde bu kitapla dolaşıyordu. Herkesin okuduğu, paylaştığı bir kitaba sahip olmak bir zorunluluk gibi görünmeye başladı. Olasılıksız, gerçekten derin, düşündürücü bir roman mıydı? Evet. Ama herkesin bu kitaba sarılmasının bir nedeni daha vardı: Bir trende dahil olma arzusu. Kitap, bilgi birikiminden çok sosyal bir prestij haline gelmişti. Sırf herkes okuyor diye o kitabı elimize aldık mı, almadık mı?

Pandora Bileklikler: Anlam Yüklü Mü, Yoksa Bir Statü Mü?


Pandora bileklikleri düşündüğümüzde, aklımıza kişiselleştirilebilen, şık ve anlam yüklü tasarımlar geliyor. Her bir charm, bir hikaye anlatıyor. Peki gerçekten bu bileklikler o kadar “kişisel” mi, yoksa herkesin kolunda gördüğümüz bir statü simgesi mi? Pandora bileklikler, aslında bize “kişisel bir hikaye anlatıyormuşsunuz” izlenimi veriyor, fakat aynı zamanda popüler kültürün bizden istediği şeyi yapmamızı sağlıyor: Sıradanın dışına çıkarken aslında sıradan bir trende kapılmak.

Dyson Süpürge: Teknolojinin Gösterişi



Dyson süpürgeler, bir süpürgeden çok daha fazlası olarak karşımıza çıktı. Evet, güçlü, sessiz ve kullanışlılar ama Dyson’ı bir popüler kültür objesi haline getiren şey onun teknolojisinden çok yarattığı prestij. Dyson almak, temizlik yapmanın ötesinde bir yaşam tarzını benimsediğini göstermek gibi. Popüler kültürde bir ürünün kaliteli olmasından ziyade, onun hakkında yaratılan algı önemlidir. Dyson süpürge, sadece bir temizlik aracı değil; modern yaşamın teknolojiyle buluştuğu bir statü simgesi haline geldi. Dyson’ı gerçekten ihtiyaç olduğu için mi aldık, yoksa bu teknolojiyi deneyimlemeden eksik mi hissedecektik?

Popüler kültürü mi takip ediyorsun, yoksa ona mı teslim oluyorsun? Trendlerin tadını çıkar, keyfini sür ama onları hayatının merkezi haline getirme. Bir akımı sevdiğin için mi takip ediyorsun, yoksa yalnızca dışlanmamak için mi? İşte bu sorunun cevabı, seni popüler kültürün kölesi olmaktan kurtaracak.

Nesha

Acemi yazar, müzisyen, bestekar, haa bir de blogger.

8 Yorumlar

  1. Bazıları gerçekten abartılmayı hak ediyor ama bazıları da bomboş çıkıyor:)

    YanıtlaSil
  2. Kitabı çok sevmiştim o zamanlar çok ilgimi çekiyordu. Ama diğerlerini hiç konforlu bulmuyorum. Hiç de kullanmadım. Kullananlar da herkes gibi ayni geliyordu gözüme. Bazen bazi şeyleri cidden çok abartiyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitabı ben de sevdim, ne kadar çok kitap okuyucular tarafından okunup değerlendirilirse o kadar mutlu olurum ama bazı kitaplar moda olduğunda insanlar onu okumak yerine bir yerlerde elinde tutup bakın okuyorumu göstermeye çalışıyor. Bu rahatsız edici. Hiçbirini giymedim, kullanmadım. Kesinlikle abartıyoruz.

      Sil
  3. akımlar günümüz modern dünyasının seyrini bir anda değiştirebiliyor:)

    YanıtlaSil
  4. hepsi göz boyamaca, illizyon . "Var sende biraz da sen oyalan diyen" Yunus taa o yıllardan görmüş insanın dünya malının esiri olduğunu

    YanıtlaSil
  5. Bunların içinde süpürge, çikolata ve kitabı biliyorum. Kitabı moda olduğu dönem okumadım. Çok sonra bir arkadaşım hediye etmişti ve yarım bırakmıştım. Süpürge ve çikolatanın reklamını sıkça görüyorum, ama popüler kültüre karşı hep uzak kalmışımdır. Bir şey ihtiyacım değilse ilgimi çekmez. Best seller kitaplar ve filmlere karşı da hep mesafeliyimdir :)

    YanıtlaSil
  6. ivit simülasyon olduk yabancılaştık alien olduk :)

    YanıtlaSil
  7. Hiçbirini kullanmadım bunların.
    :)
    Popüler olmak bana göre bir şey değil.

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski